30 Haziran 2011 Perşembe

BİR ADIM SONRASI...


Bloguma resimler bulmak için Tumblr'da dolaşıyorum. Bir mimarlık sitesinde  minimalist evlerin çok güzel resimleri var. Bir tanesi iki katlı, güzel döşenmiş bir ev. Arsada kot farkı olduğu için evin önündeki havuz alt katın oturma odasına denk gelmiş. Oturma odasının bir duvarı boydan boya cam. Oturduğunuz yerde yüzenleri seyredebilirsiniz. İçimden şunu geçiriyorum; "Havuzdan dolayı alt kat kesin rutubet oluyordur." Bodrum Yahşi'de mimar bir arkadaşımın yazlığına gitmiştim onun evinin alt katı da aynen bunun gibiydi ve rutubet almıştı.
Başka bir resimde Venedik kanalları,  evlerin kapıları kanallara açılıyor; Kapıların önünde küçük kayıklar var. Su pırıl pırıl. İçimdeki ses şöyle diyor; "Bu kadar temiz bir su yoktu orada, tamam kokmuyordu ama temiz de değildi." 
Tekrar başka bir resim geliyor önüme; Leopar Ceylanı yakalamak üzere.  "Allah kahretsin! yedi şimdi canım hayvanı."
Bir moda sayfasında güzel bir manken arkada pırıl pırıl bir kumsal, etekleri uçuşuyor. "Bu kadar incecik ve güzel olunmaz, kesin fotoşop vardır." derken kendime geldim.
Ne oluyoruz yahu?
Bu düşüncelerin biraz ötesi depresyon belirtisi. Benim bir yerlere gitme vaktim gelmiş.
Bana müsaade 2-4 gün yokum.
Dönüşte görüşmek üzere.

1 yorum:

Adsız dedi ki...

........ t.k