30 Nisan 2011 Cumartesi

SEÇ SEÇEBİLİRSEN


Seçimler yaklaştı. Evde televizyonlar aracılığı ile, sokakta, duvarlarda, arabaların üzerlerinde, bayraklarla caddelerde partilerin yarışı da başladı. Liderlerin şimdiden sesleri kısılmış durumda. Allah kolaylık versin hepsine. 
Rahmetli Büyük babam Sapanca CHP delegelerindendi. Ecevit'in genel başkan olduğu seçimde Ankara'ya gitmiş ve İnönü'ye karşı Ecevit'e oy vermişti. Orada yakasına takılan küçük saten CHP  armasını ölene dek cebinde taşıdığı defterinde sakladı. O defterde arapça ve türkçe yazılmış notlarının arasında toplu iğnenin paslı deliklerinin olduğu arma büyük babam ölünce bana kaldı. Yıllar sonra yaşadığım beldenin CHP kadın kolları başkanı olduğumda yakalarımıza 6 oklu armalar taktık. Ama o armalar naylon kurdelelerden yapılmıştı. Benim siyaset maceram kısa sürdü. Beceremedim. Çünkü Büyük babam kadar bile istekli değildim. 

Büyük babam Bülent Ecevit'e o kadar hayrandı ki evimizin salonunda onun kocaman bir posteri duruyordu.
Bülent Ecevit'in popüler olduğu dönemlerde genç kızlar da Tarık Akan'a hayrandı. Ablam ses mecmuasından kestiği Tarık Akan ve Türkan Şoray'ın birlikte olduğu bir sayfayı kesip odasının duvarına yapıştırmıştı. 
Büyük babam duvarda bu resmi görünce kızmış ve kendince halletmişti. Ama halletme şekli çok komikti. Resimde Türkan Şoray'a dokunmamış, sadece Tarık Akan'ı yırtmış. 
Gerekçe daha komik. Evde yabancı bir erkeğin resmi "Namahrem." Annem fırsatı kaçırır mı. Hemen duvardaki Ecevit resmini indirdi. Gerekçe aynı nasıl olsa. Yabancı erkek resmi "Namahrem" Büyük babam bir şey demedi ama çok bozuldu tabi.

Büyük babamın kulakları ağır işitir işitme cihazı kullanırdı. 
Yine bir akşam haberlerde ABD'nin o zamanki dışişleri bakanı Harry Kissinger'in ülkemize geldiği söyleniyordu. Ecevit'in bir dönem Okuduğu Harward'tan hocası olan Kissinger'i  haberlerde gören dedem haberleri tam olarak anlamamış, O sırada da başka bir habere geçilmişti. Büyük babam işitme cihazını takarak babaanneme sordu,
- Kissinger'e ne olmuş?
Zavallı babaannem ne desin haberleri anlamamış bile. Ablam bize göz kırparak büyük babamın duyamayacağı bir sesle babaanneme anlattı. Babaannem de büyük babama.
- Kisincir sünnet olmiş.
Büyük babam şaşırdı. Emin olmak için tekrar sordu.
babaannem de sevimli laz şivesiyle saf saf cevap verdi.
- Kisincir sünnet olmiş.
Rahmetli büyük babamın gözleri parladı.
- Hay mübarek adam. Gördün mü dine dönmüş.
Biz gülmeye cesaret edemedik ama annemin gülüşünü hala hatırlarım.

1 yorum:

Adsız dedi ki...

ha ha ha çok komik sizin adınıza ben güldüm .