31 Mart 2010 Çarşamba

YEŞİL CENNET SAPANCA

Hafta sonu nereye gitmeli diye düşünüyorsanız, Sapanca güzel bir fikir olabilir. Kendi memleketim diye demiyorum, yakın çevremizde daha güzel bir yeşil ve temiz hava bulmanız zor.
İstanbul  Sapanca arasındaki   mesafe  yaklaşık 140 kilometre ve TEM otoyolunu kullanırsanız pırıl pırıl bir yolda rahat seyahat edebilirsiniz. Benim önerim İzmit'te otoyoldan çıkın Sapanca'ya giden eski yolu kullanın. Maşukiye, Yanık, Kırkpınar, Mahmudiye'nin içinden geçerek Sapanca'ya ulaşın.
Bulamadığınız bir yol olursa insanlara sorun size yardımcı olmaktan mutluluk duyacaklar.
Sabah kahvaltısı yapmak için Kırkpınar'da göl manzaralı Gölpark, Kıyı Restoran tercihleriniz arasında olabilir. Özellikle çerkez peyniri, acuka , tereyağ ve bala bayılacaksınız. Hele yanında sıcacık ev ekmeği de varsa.
Sonra Kırkpınar içinde bir gezinti yapın. Kırkpınar yaşam kalitesi yüksek bir belde olarak bilinir ve sakin huzurlu ortamı ile dikkati çeker.
Öylen yemeği için bir çok  alternatifiniz var, Sapanca Belediyesinin tam karşısına düşen esnaf  lokantasında Adapazarı'nın meşhur Islama köftesini yiyebilirsiniz. Benim önerim İstanbuldere Alabalık. Sapanca'nın içinden hatta (annemin :)) evinin önünden yukarıya  İstanbuldere köyüne doğru çıkıyorsunuz. Yollar biraz dar olmasına rağmen rahatsız edici değil. Sonra dere kenarında ormanın içinde ağaçtan yapılmış restoran çıkıyor önünüze.Yazın dışarıda servis verilir ve dere kenarında su sesi eşliğinde yemeklerinizi yersiniz. Özellikle masalar arasında mesafe çok olduğu için sohbetlerinizi rahatlıkla yapabilirsiniz..
Kiremitte alabalık tavsiye edilir. Benim gibi balıkla pek arası olmayanlar için zengin et çeşitleri de mevcut. Kiremitte çerkez peyniri ve mezelerini çok beğeneceksiniz. 
Sapanca gezinizi günübirlik değil de hafta sonu için planladıysanız, lüksten vazgeçmem diyorsanız Richmond Otel veya Güral Otel tercihiniz olabilir fakat ben size daha sıcak bir ortam tavsiye ediyorum. Sapanca Gölü kenarındaki Lale Otel  (Bir aile otelidir)  ve Sakarya Üniversitesi Eğitim ve Konaklama Evi tercihleriniz arasında olsun.
Bu arada Sapanca'ya gittiğinizde çarşıda gezerken kahve önünde oturanların bakışlarından rahatsız olmayın. Kahve önünde oturan yaşlılar siz yabancılardan ziyade Sapanca'lı bir tanıdıklarının kızlarını, torunlarını görüp onlar hakkında dedikoduyu severler. Ama kötü bir niyetleri yoktur.
Yıllar önce dedem Çarşı içindeki kahvede otururken kendisi gibi yaşlı bir arkadaşı, benim de içinde bulunduğum bir grup arkadaşımın kot pantolon giymesinden rahatsızlığını dile getirmiş. Dedem de 'ama senin torunun da pantolon giyiyor 'deyince yaşlı amca ' Yakışıyor benim kerataya'' demiş.

Baharın iyiden iyiye kendini gösterdiği şu günlerde bir hafta sonu nu Sapanca'da geçirin.
İzlenimlerinizi de benimle bu blogda paylaşın..

3 yorum:

Unknown dedi ki...

SELMACIĞIM...

SAYFANI ÇOK BEĞENDİM. BAŞARILARININ DEVAMINI DİLİYORUM. SENİ ÇOK SEVİYORUM...

KERİMAN

lalin.askin dedi ki...

YENGECİM MERHABA,

SENİN GİBİ CIVIL CIVIL VE İNSANIN RUHUNU OKŞAYAN YAZILARIN BİRBİRİNDEN MÜKEMMEL... İYİ Kİ VARSIN... SENİ ÇOK SEVİYORUZ...

ŞÖLEN

Adsız dedi ki...

Sevgili özseçkin ailesi (keriman şimdi kızacak..bu soyadını atalı çok oldu diye)
yorumlarınız beni çok mutlu ediyor.
Ben de sizleri çok seviyorum..
selma