20 Eylül 2010 Pazartesi

DUYARLILIK NEREYE KADAR


Televizyonda Amerikalıların hazırladığı "Küçük gezegende büyük fikirler" isimli bir belgesele rast geldim. 
Ülkedeki geri dönüşüm projelerinin anlatıldığı bir program. Bir projeyi futbol stadyumlarında hayata geçirmişler.
Stadyumdaki bütün kullanılabilir malzemeler geri dönüşüme uygun. Çöp poşetlerinden, içilen plastik bira bardaklarına kadar her şey amaca yönelik.
Sonra bir üniversite dünya çapında oyun organize etmiş. Oyuna dahil olmak için çevreye duyarlı ve kullanışlı bir icadın olacak. Bu icat için mucit olmaya gerek yok. Yaptığınız her neyse doğaya zarar vermesin, ya da doğaya zarar veren bir nesnenin zararını en aza indirip yarışmanın yapıldığı sitede tanıtılması gerekiyor. Bu tanıtıma sitedeki diğer üyeler puan veriyor. 
Ne mi kazanıyorsunuz?
İnsanlık, medeniyet, gelecek nesillere miras..
Yetmez diyenlere sözüm yok. 

İstanbul'un göbeğinde arabasındaki çöpleri dışarıya fırlatıp sözüm ona arabasını temiz tutan onlarca kişiye rastlamış biri olarak özlemle izledim programı.
Sanırım bir ülkede ilk haberler çevre ile ilgili olabiliyorsa o ülkede refah seviyesi arzu edilen düzeydedir.
Bu yaşıma geldim. Zam, Terör, Trafik kazası, politikacıların atışmasının ilk sırada olmadığı bir haber programı izlediğimi hatırlamıyorum.
II: dünya savaşından sonra bir çok devlet geri dönüşüm üzerine ciddi çalışmalar yapmış. Hatta Amerika'da geri dönüşüm yurtseverlikle ile eş tutulmuş. 
Japonya savaş sırasında doğal kaynaklarını koruma programını savaş sonrasına da taşımış.

Bizde   doğal kaynakları koruma deyince akla Tema Vakfı geliyor.
Kurucu Hayrettin Karaca bilinse de kurucu üyeler arasında; Rahmi Koç, Semahat Arsel,  Şarık Tara, Sabri Ülker, Suna Kıraç gibi isimlerin yanında; Doğan Holding, Akfil Sanayi, Eczacıbaşı Holding,Tekfen Holding gibi şirketlerin olduğunu biliyor muydunuz?
Keşke  çevreye duyarlı başka dernekleri de hatırlayabilseydik.

Hiç yorum yok: