17 Temmuz 2010 Cumartesi

KIZILCIKLAR...


Bazen dilinize bir şarkı dolanır, ne yapsanız yapın gün boyunca o şarkı dilinizden düşmez. İşin komiği dilinize takılan genelde abuk bir şarkıdır.
Sabahtan beri aynı şarkıyı söyleyip duruyorum. " Kızılcıklar oldu mu selelere doldu mu."
Bizden önceki bir nesile ait olduğunu düşündüğüm bu şarkıyı uzun yıllar yanlış bilirdim iyi mi?
Kızılcıklar oldu mu, senelere doldu mu?" Kızılcıkları senenin içine nasıl koyabileceğimin mantığını hiç düşünemezdim. Selenin ne olduğunu bilmezdim de ondan. Sonra sanırım ortaokul veya lise yıllarımda Sapanca Gölünün karşı kıyısından, Eşme'den Ayva  satan kadınlar geldi kasabamızın pazarına. Ayvalar sele denilen hasır, büyük sepetlerde taşınıyordu.
Şarkıdaki sele bu seleydi.
Bazı kelimeleri yanlış anlayıp, onu benimseme huyumuz pek çoğumuzda olsa gerek. 

Çok küçük olmama rağmen ablamın bir gün okuldan gülerek geldiğini ve sınıfındaki komik bir olayı anlattığını hala hatırlarım.
Zamanın çok söylenen bir okul şarkısını arkadaşı şöyle söylemiş.
Yıldızlar benek benek, göklerin kandilleri..Olması gereken şarkıyı,
Yıldızlar benek benek, körlerin kandilleri olarak söylemiş.
..
Kuzenimin eşi sevgili eniştem telefon ahizesine avize derdi. Acaba gerçeğini söylüyor mudur şimdi diye düşünürken, Sapanca'ya son gidişimde baktım ki ahize, hala avize.
Sevdiğim bir arkadaşım Esrarengiz yerine  esrargeniz diye yazar.
Bazı kelimeleri söylemekte zorlandığımızda işi espriye vurur o kelimeye isim takarız. 

Bundan 30 yıl önce Sapaca' da profetorelün ne olduğunu bilmezdik. İzmit'li olan eniştem ablam ile nişanlıyken beni de yanlarına alırlar İzmit'e  giderdik. İzmit'in meşhur Hoşgör pastanesinde çok güzel profiterollü dondurma olurdu. Eniştem her seferinde Profesörlü dondurma istiyoruz derdi.
Aslında Profeterolü söyleyemeyeceğini düşünemiyorum. Çok okuyan araştıran, şimdilerde 60 yaşlarına yakın, yüksek mühendis olmuş donanımlı biridir. Şimdi düşünüyorum, belki ablam  söyleyemiyordu da ablama sevgisinden işi şakaya vuruyordu. Kim bilir.
Abim askere gittiğinde anneme, oğlun nerede asker dediklerinde annem; Ezircan'da  derdi. Ne yaptıysak doğrusunu söyleyemedi.  Abim askerden geldi 
Annem;  Oğlum Erzincan'da askerlik yaptı, demeye başladı.

Bu yazıyı yazarken Kızılcık şarkısını unuttum.
Ve fakat " Gözler kabrin aynasıdır, yalan nedir bilmez onlar.." demeye başladım.
Ne yapayım, uzun bir zaman kalbi, kabir olarak bilmişim.



Hiç yorum yok: