3 Şubat 2012 Cuma

KİBARLIK BUDALASI


Kızımı dershaneye bıraktım dönüyorum. Her taraf karla kaplanmış. Belediye yolları açmış ama iki araba yan yana zor geçiyor. Kaldırım hak getire. Kaldırımın olması gereken yerler karlarla kaplı. Yayalar yolun ortasından gidiyorlar.  Sitemize giden yolun başında bir kadın 9-10 yaşlarında oğluyla birlikte ilerlemeye çalışıyor. Arabayı durdurup benim siteye gidiyorsa götürebileceğimi söyledim. Sevindi hemen girdiler arabaya. Siteye temizliğe geldiği belli. Okullar tatil olduğu için çocuğunu evde bırakmamış yanına almış. Ev sahiplerinin en sevmediği şey temizliğe gelenlerin yanlarına çocuk getirmesidir, kendimden ve arkadaşlarımdan biliyorum. O gün kadından iş bekleme. Çocuğu ile ilgilenmekten bir şeycik yapamaz. Ev sahibi de ayıp olmasın diye annesine çocuğa habire bir şeyler yedirip içirmesini söyler.Amacı kibar işveren olmaktır.

Sitenin iki girişi var. Kadın; Ben buraya gireceğim canım." diyerek benim de gireceğim kapıyı gösterdi.
"Canım" lafını duyunca bütün iştahım kaçtı. Benden en az 10 yaş küçük biri.
"Canım" dediğin kişi ya çocuktur, ya da arkadaşın, sevgilin, eşin, çocuğundur. Kibarlık yapacağım diye işin ucunu kaçırdı.
Kibarlığı düşününce okuduğum bir haberi hatırladım.
İtalya'da Trieste Üniversitesinde yöneticiler için kibarlık dersleri veriliyormuş. 

Derste öğretilenlerden bazıları şunlar;
Temizlik yapan hanıma iyi davranırsanız masanızın diğer arkadaşlarınızın masasından daha iyi temizleneceğinden emin olabilirsiniz.
Sesinizi hiç bir durumda yükseltmeyin ve sürekli konuşmayın.
Yapay bir gülümseme hemen anlaşılır, zorlama olacaksa gülümsemeye çalışmayın.
Espri yaparken birilerini incitecek kelimelerden kaçının.

Öneriler böyle uzayıp gidiyor derken  aklıma geldi." İzmir SGK'ya yolu düşen vatandaşlar kendilerine "Beyefendi, Hanımefend"i diye hitap eden memurlar yüzünden şok yaşıyorlar. " diye manşet vardı gazetenin birinde. SGK İzmir İl Müdürü 511 çalışanına kibarlık semineri düzenlemiş. Doğan Cüceloğlu'nu bu seminerlere davet etmiş. Bu sayede kişisel eğitimden geçen memurlar vatandaşa daha kibar davranmaya başlamışlar. Görmüşler ki işler eskisinden daha düzgün işliyor.
Geçen yıl emekli olmak için gittiğim SGK'da görevlilerin bırakın siz kelimesini "Sen" derken bile öğle bir tarzda söylüyordu ki "Allah benim belamı versin. Ne bu konuşmayı duyayım ne de bu maaşı alayım demek istemiştim.
Bizde de "Ahlak" diye bir ders var ama  Kibarlık ve Ahlak dersi olarak değiştirilse, ilkokuldan itibaren zorunlu olarak verilse ne güzel olmaz mıydı?



Hiç yorum yok: