30 Mayıs 2010 Pazar

BİRAZ TEBESSÜM ..


Pazartesi günleri fıkra yazmamı istemiştiniz. O halde biraz gülelim.
..
Uzun ve mutlu evliliğin sırrı isimli seminere konuşmacı olarak katılan 40 yıllık evli adam, mutlu evliliğin sırrını şöyle anlatmış.
" Evlilikte mutlu olmak için, Evliliğimin birinci yıl dönümünde karımı Amerika'ya götürdüm. Önümüzdeki ay 40.yılımıza giriyoruz."
Dinleyiciler sormuş;
- Peki 40. yılınızda nereye götüreceksiniz?
- Amerika'ya gidip onu geri getireceğim."
...
İstanbul'dan Ankara'ya giden uçakta ünlü bir bilim adamının yanına sarışın bir kadın oturmuş. Bilim adamı sarışınla hem muhabbet etmek hem de eğlenmek için sormuş.
- Gelin sizinle bir oyun oynayalım. Benim sorularıma siz cevap veremezseniz 5 dolar verin, sizin sorularınıza ben cevap veremezsem 50 dolar vereceğim.
Sarışın kabul etmiş.
Bilim adamı kendinden emin sormuş;
- Ay ile Dünya arasındaki mesafe nedir?
Sarışın hiç düşünmeden çantasından 5 dolar çıkarıp bilim adamına vermiş.
Sonra kendi sorusunu sormuş;
- Tepeye 3 ayaklı çıkıp, 4 ayaklı inen şey nedir?
Bilim adamı düşünmüş taşınmış bulamamış.
Cebinden 50 dolar çıkarıp sarışına vermiş ama kafasına da takılmış.
- Peki tepeye 3 ayaklı çıkıp 4 ayaklı inen şey nedir?
Sarışın hiç ses etmeden çantasından bir 5 dolar daha çıkarıp adama uzatmış.
...
Temel'in yolu Kanada'ya düşer. Uzun bir süre kalınca Karadenizde balık tuttuğu günleri özler ve buz tutmuş bir göle gelir. Elindeki kazmayı tam buza vuracağı sırada içini titreten bir ses duyar;
-Oğlum burada balık yok.
Temel biraz daha ileride bir yere giderek buzu kırmak için tam kazmayı kaldırır, tekrar aynı sesi duyar.
_ Oğlum burada balık yok.
Temel'in eli ayağı titreyerek sorar;
-Tanrum senmisun?
Ses tekrar duyulur.
- Hayır ben buz Hokeyi stadının spikeri Dursun.
 ..
Temel bir kıza aşık olmuş.Aşkından bir şiir yazmış.
Sabahları yemek yiyemiyorum. Çünkü seni düşünüyorum.
Öğlenleri yemek yiyemiyorum. Çünkü seni düşünüyorum.
Akşamları yemek yiyemiyorum. Çünkü seni düşünüyorum.
Geceleri uyuyamıyorum. ÇÜNKÜ AÇIM.
..
Savcı Morgdaki üç cesedi incelemek için gelmişti .Cesetlerin üçü de sırıtıyordu
Savcı ilk cesedin neden sırıttığını sordu.
Görevli; - Efendim Merhum milli piyangodan büyük ikramiye kazandı sevinçten öldü onun için.
- Peki ikinci ceset neden sırıtıyor?
-Merhumun 6 kızdan sonra oğlu olmuş sevinçten kalbi durmuş.
Üçüncü  ceset Temel'di ve kömür halindeydi. Savcı  neden öldüğünü  sorunca görevli cevap verdi;
- Efendim Temel'e yıldırım çarptı.
- Peki neden sırıtıyor.
-Fotoğrafını  çekiyorlar sanmış.
..
Mısır'a gezmeye giden Temel ile Dursun Nil nehrinde gezerlerken tekne batmış.
İki arkadaş yüzerek kıyıya doğru giderlerken kıyıdan kendilerine doğru yüzen kocaman timsahı gören temel seslenir;
- Ola Dursun şuraya bak. Adamların kurtarma tekneleri bile LACOSTE..



Hiç yorum yok: