"Eski 50 kuruş benden sana armağan anniş."
Ünlü Alman besteci Johanness Brahms zengin bir ailenin çocuğu değildi. Babası işçilik ve müzisyenlikten para kazanıyordu. Oğlu ün kazandıktan sonra bile ondan yadım kabul etmedi. Brahms babasından uzun süre ayrı yaşayacağı bir dönemde ona notaların yazıldığı bir cildi vererek şöyle dedi; "Olur ya ayrılığımız sırasında bazı ruh sıkıntılarına düşersin, bu durumda sana verdiğim Heandel'in notalarını aç ve oku. O notalar seni rahatlatacaktır."
Aradan zaman geçti baba oğul uzunca bir süre ayrı kaldı. Baba Brahms yoksulluk ve sıkıntılarının arttığı bir gün avunmak için oğlunun ona verdiği nota ciltlerini açtı ve hayret içinde kaldı.
Çünkü açtığı her cildin arasında para banknotları bulunuyordu.
Aydın Boysan'ın "Haydi Dostlar" kitabında okuduğum bu anektod baba oğul ilişkisi açısından içimi ısıttıysa da toplumsal gerçeğimize ne denli ters geldiğini fak ettim.
1850 yıllarında geçmiş bir olaya bir kenara koyup bugüne dönersek. Kim şu an itibari ile bir kaç yıl sonra kullanılsın diye kitap arasında para bırakır.
Bankalar var dediğinizi duyar gibi oluyorum. Anlatmak istediğim parayı muhafaza etmek değil. Her on yılda bir paramız bir şekilde değişiyor. Son yıllarda daha sık paramızı değiştirir olduk. TL, YTL ve tekrar TL.
Amerikan doları ilk yapıldığı yıldan itibaren 67 yıl hiç değiştirilmemiş, 2010 yılında en çok taklit edilen 100 dolar güvenlik açısından üç boyutlu resimlendirilerek değişmiş. Ama "In god we trust, Tanrıya inanıyoruz" yazısı aynı duruyor.
Şimdi bir çocuk babasına jest yapmak için onun kitapları arasına para koysun. Baba bir kaç yıl sonra şöyle diyebilir.
- Ulan kerata buraya yüz lira koyacağına bir yarım altın alıp koysaydın daha makbule geçerdi.
Geçen yıl arkadaşımın liseye giden kızı kumbarasında biriktirdiği paraların bir kısmını çıkartıp arkadaşları ile buluşmuş. Önce harçlıklarını harcamış, taksi ile eve gelirken tutan miktarı kumbarasından çıkan para ile vermek istemiş. Taksi şoförü "tedavülden kalkmış parayı bana mı yutturuyorsun" diye kızı bir dövmediği kalmış.
Kızımın bıraktığı 50 kuruşa baktım üzerinde Atatürk profili. Arkada 2006 yılı, 50 yeni kuruş yazıyor.
Ne çabuk eskimiş.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder