12 Kasım 2011 Cumartesi

GÜZEL ŞEYLER DE OLUYOR


Yıllardan sonra ilk kez Kadıköy'den Sirkeci'ye vapurla geldim. Araba vapuru 30 yıl önceki gibi dökülmüyordu. Tam tersine içeride pırıl pırıl mavi kumaş koltukları, dışarıda tertemiz sıraları ile öyle hoştu ki 10 dakikalık yolun uzamasını arzu ettim. Hava soğuk, üzerimde giydiğim trençkot uygun olmadığından  dışarıda oturup martılara simit atma keyfini yaşayamadığım için üzüldüysem de bu temiz ortamı görünce memleketimde güzel şeylerin olduğunu görmek ümit verici oldu.
Kadıköy'de iskeleye gelmeden önce tarihi bir binanın restore edilmek için korunmaya alındığını gördüm.  Aslında bir sürü tarihi bina korunup restore ediliyor ama bu binanın farklı bir amacı olduğunu paylaşmak isterim. Binanın önünde şöyle bir yazı vardı;

"Kadıköy Belediyesi bu binayı restore edip karikatür evi haline getirecektir." 
Ne güzel değil mi? Karikatürleri yüzünden kapanan dergiler, mahkemelik olan onlarca karikatürist varken birilerinin karikatür evi açması ironik olsa da güzel.
 2002 yılında Amerika'ya yaptığım seyahat 4 temmuz tarihine rast gelmişti. Miami, Orlando, NewYork'taki bir çok evin camında, kapısında Amerikan bayraklarının çokluğunu görünce özenmiştim. Şimdi çevremde bayramların haricinde de her vesile ile Türk bayrağını pencerelerine asan insanları görünce mutlu oluyorum.

Dünyanın en eski metrosu olan Londra metrosunun asansöründe; "Keşke bizde de böyle metrolar olsa." dediğimi hatırlıyorum. Şimdi  hiç olmazsa az da olsa Londra metrosu gibi çöp içinde olmayan yepyeni metromuz var.
Ramazan ayında Japon misafirlerimize İstanbul turu yaptırırken iki katlı tur otobüsleri çok işimize yaramıştı. Misafirler kulaklıklarını takmış, çevredeki tarihi yerleri ilk ağızdan öğrenmişlerdi. İki katlı kırmızı otobüslerle Oxford'u gezerken nasıl da özenmiştim oysa. Bir yıl sonra istanbul'da görünce çok sevinmiştim. 
Yalnız bizden farklı olarak onlarda ücret yabancı turistlere farklı, İngilizlere farklı işlemiyordu.Yani orada kazıklandığımız hissini yaşamadım.
Memleketimde  güzel şeyler de  olabiliyormuş aslında.
Sadece gören gözlerimiz, biraz da ümidimiz olsun.

Hiç yorum yok: