Ebeveyn olmak dünyanın en zor mesleği olsa gerek.
Sizin dünyaya getirdiğiniz bir parçanız sizden bağımsız bir şekilde hayata devam ediyor. Bu süreçte Küçük çocuk iken "Gel!" dediğinizde gelen, "Yapma" dediğinizde yapmayan çocuklar gidip kendi karakterini oluşturmaya başlayan bambaşka bireyler oluyorlar.
En küçüğü 15 en büyüğü 23 yaşında üç kız annesi, olarak ebeveynlik mesleğini yıllardır yapmaktayım. Zaman zaman "Yeteeeer." dediğim anlar olsa da bu işin üstesinden gelmeye çalışıyorum.
Peki ebeveyn olmanın püf noktaları var mı?
Buna kendi penceremden bakarak "Var" diye cevap verebilirim.
Çocuklar biraz büyüyüp sorgulamaya başladığında çok bilinmeyenli denklem çözen YGS öğrencisi gibi tersiniz dönse de soğukkanlılığınızı korumaya çalışın.
Bir arkadaşım vefat eden babasını hatırladığında sadece ağladığı bir anı hatırladığını söylüyor. Çocuklarınızın karşısında elinizden geldiği kadar aciz görünmemeye çalışın. Çocuklar ileride her şeyi unutur ama aciz anlarınızı unutmaz.
Çocuklarınızın istekleri ne olursa olsun hemen her şeye "hayır" demeyin. Biraz zaman kazanmak sizin olduğu kadar çocuklarınızın da isteklerini bir daha düşünmelerini sağlayabilir.
Büyük kızım 9. sınıfta okullarının düzenlediği Bodrum gezisini haber verirken şöyle başlamıştı; "Okul Bodrum'a gezi düzenliyor. Herkes gidiyor, siz beni yollamazsınız şimdi." Ben de gayet sakin istiyorsa gidebileceğini söyledim. Kızım kabul etmeyeceğime o kadar emindi ki şaşırdı. İtiraz edip tartışacaktı kendine kalsa. Hevesini kursağında bıraktığım için bozuldu ama geziye gitmek de istemedi. Anladım ki çocuklara çok yasak getirmek yasağa karşı arzu uyandırıyor.
Çocuklarıyla arkadaş olan ebeveynleri anlamıyorum, tasvip etmiyorum. Hiç bir anne baba çocukların arkadaşı değildir. Böyle düşünenler kendilerini kandırır. Çocuklarınızın annesi veya babası olun onları anlamaya çalışın. Bırakın arkadaşları başka çocuklar olsun.
Empatiyi en çok çocuklarınızda gerçekleştirin. Onlardan empati yapmayı beklemeyin. Çünkü onlar yaşlı olmanın ne demek olduğunu bilmez ama siz genç olmanın ne demek olduğunu biliyorsunuz.
Ortanca kızıma yaptığı bir yanlış için ; "Ben sana söylemiştim." dediğimde ders gidi bir cevapla karşılaştım.
"Sen ne dersen de yanlışımı yaşamadığım taktirde ders alamayacaktım. Deneyerek ve yanılarak öğrenmem gerekiyorsa yanlış da benim yanlışım olacak." dedi. Haklıydı.
Çok koruyucu veya çok serbest bırakan ebeveyn olmamaya çalışın. Bu dengeyi sağlamak zordur ama hayatta kolay olan ne var ki.
Tek çocuğu olan anneler sözüm size. Çocuklarınızın sizi kendilerine rakip görmesine izin vermeyin. Bazı çocukların annelerini sürekli olarak eleştirmek gibi eğilimleri oluyor. Buna müsaade etmeyin.
Çocuklarınızla konuşmayı nasihat çekmek olarak algılamayın. Büyükler çocuklarıyla konuşurken çocuklara fırsat vermiyorlar. Bırakın onlar konuşsun ki ne düşündüğünü anlayın.
Özür dilemekten çekinmeyin. Hata yapmamak sadece Allaha mahsustur. Ama özür dilemeyi alışkanlık haline getirirseniz saygınlığınızı kaybedersiniz.
Çocuklarınızın arkadaşları adı üzerinde çocuklarınızın arkadaşıdır. Onları tanıyın ama çok samimi olmayın. Hele çocuğunuzla olan problemleri çözmesi için onları aracı yapmayın.
Kızlarımdan birinin arkadaşının annesi kızıyla sorunlarına kızımı da dahil ederek ara buluculuk yapmasını istiyor. Bu durum beni de kızımı da rahatsız ediyor.
Çocuğunuzun babasıyla olan ilişkilerinde aracı olmayın. Baba ve anne çocuk üzerinde eşit sorumluluğa ve ilişkiye sahiptir. Kendinize buradan pay çıkartmayın.
Çocuklarınızı sevin, ama hastalık halinde sahiplenmeyin.
Bazı ebeveynler çocuklarının yaşına göre davranmazlar. Küçük çocuklara büyük gibi, büyük çocuklara da çocuk muamelesi yaparlar. "Büyümüş de küçülmüş" çocukları sevme eğilimimiz vardır. Bırakın çocuklar büyüyüp küçülmesin. Küçükse küçük gibi davransın.
"Benim çocuğum asla yapmaz" demeyin. Kendi çocukluğunuzu ve gençliğinizi düşünün. Hayal gücünüzün sınırlarının olmadığını hatırlarsınız.
Çocuğunuzun yaptığı hataların üzerini örtmeyin, görmezden gelmeyin. Ceza vermek aynı zamanda ders almaktır.
Ben kendi penceremden ebeveyn olmanın püf noktalarını paylaştım. Biliyorum ki her ailenin çocukları ile ilişkileri farklıdır. Ama ortak olan tel şey Sevgidir.
Son
olarak çocuğunuzu sevin. Bizim nesilimizdeki ebeveynleri gibi
çocuklarınızı uykularında değil her fırsatta sevdiğinizi belli edin.
Sevginin çocuklarınız için yediği yemekten, giydiği giysiden, aldığı harçlıktan çok daha değerli olduğunu unutmayın.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder